Hz. Süleyman, babası Hz. Dâvûd gibi hükümdar peygamber kılınmıştı.
Kendisine hiç kimseye nasip olmayacak bir hükümranlık bahşedilen Hz. Süleyman, muhakeme yeteneği bakımından da babasından daha üstündü. Nitekim bir defasında Hz. Dâvûd'a yanlarında bir çocukla iki kadın gelmişti. İçlerinden birinin çocuğunu kurt kapmıştı. Yanlarında getirdikleri çocuk üzerinde ikisi de annelik iddiasında bulunmuştu. Kadınları dinleyen Hz.Dâvûd'un verdiği hüküm üzerine ise çocuk gerçekte annesi olmayan kadına verilmişti. Daha sonra bu iki kadın Hz. Süleyman'a geldi. Hz. Dâvûd'un verdiği hükmü ona da söylediler. Hz. Süleyman bir bıçak getirilmesini isteyerek çocuğu aralarında paylaştırmayı teklif etti. Kadınlardan biri "Yapma! Allah sana merhamet etsin. Çocuk onundur." dedi. Belli ki yavrusuna bir zarar gelmektense ondan vazgeçecekti. Bunun üzerine kadının merhametine şahit olan Hz. Süleyman, babasının verdiği hükmün aksine bu kadının çocuğun annesi olduğuna hükmetti. (Buhârî, Ehâdîsü'l-enbiyâ, 40).