-
Canlı Yayına Mesaj Gönder
  • 25°C

Kim dinin direği olan namazı ihmal ederse...

Namaz en cami, yani bütün ibadetleri ve zikirleri özet olarak içinde toplayan en kapsamla ibadettir.

Namazın manası Rabbimizin celaline karşı Subhanallah deyip tespih etmek cemaline karşı Elhamdülillah diyerek hamd etmek kemaline karşı Allah-u Ekber deyip tazim etmektir(Sözler, s. 40) Rabbimiz sonsuz büyüklük sahibidir, yücedir onun eşi ve benzeri yoktur. Tespih onun her türlü acz kusur ve kesiklikten münezzeh olduğunu ifade etmektedir. O her bakımdan eksiksizdir mükemmeldir. Tazim onun yüceliğinin ve büyüklüğünün belirtisidir. Bütün güzellikler onun sonsuz güzelliğinin bir tecellisidir. İşte hamd etmek ona olan minnettarlığımızı bildirmektedir. Tekbir ve tesbih ve hamd namazın her yerinde bulunur. Namaza tekbirle başlarız ve bütün rükünler arasında Allahü Ekber deriz. Ardından Sübhaneke duasıyla tespih başlar. Rükü ve secdelerde üçer defa tespih ederek Rabbimizin müezzinliğini dile getiririz. Bütün rekatlarda okuduğumuz fatihanın başında Allaha hamd vardır. Rüküdan kalkınca yine hamd ederiz.

NAMAZI HAKKIYLA ANLAMAK

Namaz tahmid çiçekleriyle süslenmiş rengarenk ışıklarla nurlanmış eşsiz bir ibadettir. Ayrıca namazdaki her hareket de aynı manayı ifade eder. Ayakta durmak önünde el bağlamak saygının bir ifadesidir. Rükua eğilmek yine saygıdandır. Diz çökmek yüce bir varlığın karşısında acizliğin göstergesidir. Secdeye kapanmak ise sevgi ve saygının, Allah karşısındaki her şeyini feda etmenin zirvesidir. Secde etmek Rabbim maddi ve manevi bana ne emanet etmişsen hepsini Senin yoluna serdim sana feda ettim her şeyimle sana teslim oldum demektir.

Namaz aynı zamanda bitki hayvan melek gibi varlıkların yaptıkları ibadetlerin tümünü içine alır. Çünkü onların bir kısmı sürekli secdede bir kısmı sürekli rükuda bazısı da devamlı ayaktadır. Ayrıca meleklerin kimi tahlil (Lailahe illallah) ile kimi tespih ( Sübhanallah) ile kimi tahmid (Elhamdülillah) ile kimi tekbir (Allahüekber) ile Allahı zikretmektedir. Namaz onların hem hareketlerini hem zikirlerini içine alır.

Namazda oruç zekat ve hac gibi ibadetlerin özü ve ruhu vardır. Namazda yiyip içmemek orucu, kıbleye yönelmek haccı hatırlatır. Namaz aynı zamanda bedenimizin zekatıdır.

Eğer namaz üstünkörü kılınır sıradan bir fiilmiş gibi algılanır ve sanki bir alışkanlıkmışçasına geçiştirilirse ondaki derin sırlar anlaşılmaz ne muhteşem bir ibadet olduğu fark edilmez.

Bu açıdan namazı hakkıyla anlayıp hakkıyla kılmak ve bir ideal haline getirmek gerekir.

NAMAZ İNSANI TERBİYE EDER

Hz. Peygamber, namazı dinin direğidir, onu terk eden şüphesiz dini yıkmış olur. (İha, c, sa. 399) buyurmuştur. Bir binayı ayakta tutan o binanın şütunlarıdır. Eğer sutun yoksa bina ayakta duramaz. Büyük ve muhteşem bir binanın büyüklüğü ve ihtişamı nispetinde sütunları da büyük ve sağlam olmalıdır. Söz gelişi büyük camileri ziyaret etmişseniz bu büyük sütunları görmüşsünüzdür. Koskoca Sultanahmet Camisini ayakta tutan dört dev sütundur.

İşte namaz hem yüce İslam binasının direğidir hem de herkesin kendi dini yaşayışının direğidir. Bir Müslümanın şahsi dünyasındaki ibadetlerin dayandığı en temel farz namazdır.

Düşünün ki bir kimse sevinerek övünerek "Ben Müslümanım" diyor. Namaz dışında bazı ibadetlerini de yapıyor. Oruç tutuyor, Cumaya gidiyor dua ediyor sadaka veriyor. Tabii ki bunları Allah emrettiği için yapıyor. Ancak Allah'ın en fazla önem verdiği en çok emrettiği dinin direği olan namazı ihmal edip diğer ibadetlerle yetinmekte bir çelişki olmuyor mu?

Hadisten anlıyoruz ki bir mümin namazı hakkıyla kılmadıktan sonra ne yaparsa yapsın kendi dinini ayakta tutamaz. Resulullah şöyle buyurmuştur: "Namaz için ezan okunduğu zaman, şeytan ezanı duymamak için arkasını dönüp yellenerek kaçar. Ezan bitince tekrar geri gelir. Namaz için kamet edilince yine arkasını dönüp kaçar. Kamet bittiğinde yine gelir ve kişi ile nefsi arasına sokulur ve ona: Filân şeyi hatırla, filân şeyi hatırla diyerek, namazdan önce aklında olmayan şeyleri hatırlatır da, neticede insan kaç rek'at namaz kıldığını bilemez olur."

"Kim ezanı işittiği zaman: Ey şu eksiksiz davetin ve kılınacak namazın rabbi Allah'ım! Muhammed'e vesîleyi ve fazîleti ver. Onu, kendisine vaadettiğin makâm-ı mahmûda ulaştır, diye dua ederse, kıyamet gününde o kimseye şefâatim vâcip olur." "Kim müezzini işittiği zaman: Tek olan ve ortağı bulunmayan Allah'tan başka ilâh olmadığına, Muhammed'in O'nun kulu ve Resulü olduğuna şahitlik ederim. Rab olarak Allah'tan, Resul olarak Muhammed'den, din olarak İslam'dan razı oldum, derse, o kimsenin günahları bağışlanır."

Bu Haberi Paylaş:
Canlı Yayına Mesaj Gönder
  • 25°C

Mobil Uygulamalarımız

RADYO TURKUVAZ

29 Mart 2024, Cuma
  • 07:00Uğur'la Güne Merhaba
  • 10:00Gönül Dostu Füsun
  • 12:00Utku'yla İstekler
  • 15:00Hilal Özgani ile Sosyal Hayat
  • 17:00Hopdedik Ayhan Show

Namaz Vakitleri

  • İmsak
  • Güneş
  • Öğle
  • İkindi
  • Akşam
  • Yatsı

Ajanda son 12 Saat

AYET, HADİS, SÖZLER

De ki: Ey kendilerinin aleyhine aşırı giden kullarım! Allah'ın rahmetinden ümidinizi kesmeyin. Şüphesiz Allah bütün günahları affeder. Çünkü O, çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.

Zümer Suresi 53. Ayet
BİZE ULAŞIN